bulamadim:(
07-03-2018
Hem kredi kartlarının kullanıldığı işletmeler hem de kredi kartı hizmeti verilen kredi kartı kullanıcılarından ödeme alan Kredi Kartı şirketleri ve benzeri aracı veya "platform" görevi gören kuruluşların rekabeti kısıtlayıcı uygulamalarına karşı açılan davalarda davacının kanıt yükünü yükselten yeni bir emsal karar geçtiğimiz hafta ABD Yüksek Mahkemesi'nin gündemindeydi.
New York'taki İkinci Bölgle Federal Temyiz mahkemesinin 26 Eylül 2016 tarihli kararına (No 15-1672, 26.09.16) konu kısıtlamada, davalı American Express kartını kullanan işletmelerin rakip kartların avantajlarıyla ilgili müşterilere bilgi vermesini kısıtlıyor. İkinci Bölge Temyiz Mahkemesi bu rekabet kısıtlamasının bir ihlal oluşturması için kısıtlamanın hem işletmeler hem müşterilerin kart masraflarını nasıl etkilediğinin davacılarca gösterilmesi gerektiğini belirtiyor. Kararda "iki taraflı" ("two sided") piyasalar olarak adlandırılan bu gibi bir piyasada, piyasa oyuncusu olan Kredi Kartı şirketinin hem işletme hem kart kullanıcılarına bir hizmet verdiği, iki taraftan da bir ücret alabildiği, kart ürünlerinin "yaygın kabulünün" piyasada başarı için elzem olduğu, ve bunun için iki tarafın talebine de ihtiyaç duyduğu ve iki tarafa verdiği fiyatı ve servisi de sürekli dengelemesi gerektiği hatırlatılıyor. (Karar, sf 8-10.) Bu nedenle, karara göre, eyalet ve federal hükümet avukatlarının American Express'in kısıtlamasının işletmelerin kredi kartları için ödediği masraflar üzerindeki zararlı etkisini gösterirken, uygulamanın kart kullanıcılarının masraflarını nasıl etkilediğini de göstermesi gerekiyor. (Karar özeti, sf 3.)
Karara yapılan itiraz sonrası, konu artık ABD Yüksek Mahkemesi'nin gündeminde. Geçtiğimiz hafta ABD Yüksek Mahkemesi'nde temyiz duruşması görülen davada açılış konuşmasını yapan Ohio Eyalet savıcısı, American Express'in işletmecilerin rakip kartlar hakkında bilgi vermesini kısıtlamasının, sonuç olarak, kredi kartı şirketlerinin işletmelerden aldıkları ödemelerde indiirim yapmaları için önemli bir nedeni ortadan kaldırdığını hatırlatarak savunmasına başladı. Savcı, bir Discovery kart yöneticisinin 90lı yıllarda işletmelerden alınan masraflarda yapılan indirimlerin kredi kartı şirketi olarak kendilerine hiçbir geri dönüşü olmadığını belirttiğini hatırlattı. Savcıya göre, işletmelerin farklı kartların avantajları konusunda müşterilerine bilgi verme serbestilerinin kısıtlanması, bir kredi kartı şirketinin kendi kartını özendirmesi için işletmeciye indirim yapmasını anlamsız kılıyor. Bu da American Express'in rakip kartlarla ilgili işletmelerin bilgi vermesini kısıtlayan uygulamasının, işletmelerin ödediği kart masrafları üzerindeki zararlı etkisini kanıtlıyor. Savcı, piyasa üzerinde bunun ötesinde zararlı etki göstermesi gereği olmadığını belirtti savunmasında. (ABD Yüksek Mahkemesi, Dava No: 16-1454, 26.02.2016 tarihli duruşma zaptı, sf 3-4.)
New York Times'da duruşma sonrası yayınlanan bir yazı, "iki taraflı" piyasalarda rekabet ihlal davalarında davacıların kanıt yükünün azaltılmasının, monopol güçlerinden rahatsız olunan Uber, Amazon gibi yeni nesil "platform" hizmetlerinin daha da güçlenmesi endişesi yarattığına işaret ediyor. Yale Hukuk Fakültesi'nde araştırmacı olan Lina M Kahn yazısında, çoğu büyük şirketin "iki taraflı" bir piyasada faaliyet gösterdiğini savunabileceğini hatırlatıyor. Kahn'a göre ABD Yüksek Mahkemesi'ndeki duruşmada hakimlerin sorduğu sorular, bazı hakimlerin bu yeni doktrini destekleyebilecekleri, kimilerininse American Express'in savlarını şüpheyle karşıladıklarına işaret ediyor.
KAYNAK: İkinci Bölge ABD Temyiz Mahkemesi, Karar No: 15-1672, 26.9.2016) (http://www.scotusblog.com/wp-content/uploads/2017/07/16-1454-opinion-below.pdf); ABD Yüksek Mahkemesi, Dava No: 16-1454, 26.02.2016 tarihli duruşma zaptı (https://www.supremecourt.gov/oral_arguments/argument_transcripts/2017/16-1454_f2ah.pdf); The New York Times "The Supreme Court Case that can give Tech Giants More Power", Lina M Kahn (Op-ed, The New York Times, 2.3.2018)